Güneşi, denizi ve sarı kumsalları hepimiz severiz hele bir de Ege mavisi ile birleşince bambaşka olur. Tüm güzelliklerine rağmen yaz yorucu gelir bana… Eylül ayının henüz başlarında idik, Jolly Tur’dan gelen ” haftasonu Kazdağları’na ne dersiniz” mailine düşünmeden ” seve seve” diye cevap gönderirken sonbaharda Kazdağları’nın havasını ve sakinliğini hayal ettim.
Kazdağları’nın köyleri gizli birer hazine
Bir dönem altın arama faaliyetleri ile adını çokça duyduğumuz Kazdağları, altın olsun olmasın doğası, havası, tabiatı ile gerçek bir hazine. Edremit Körfezi’ne yüzünü vermiş yeşil yamaçların bir tarafı Çanakkale’ye bir tarafı ise Balıkesir’e doğru uzanır. Köyler ise pırlanta gibi serpilmiş Kazdağları’nın çam ve zeytin ağaçlarının arasına.
Mitolojideki adı ile İda Dağı olan bölgenin efsaneleri de doğal güzelliği kadar etkileyici. Tarihteki ilk güzellik yarışmasının İda’da yapıldığını ve Afrodit’in ise ilk seçilen güzel olduğunu biliyoruz, yine İda Dağında ölüme terkedilen Paris’in bir ayı tarafından büyütüldüğü efsanesi de Yunan mitolojisinin en meşhurlarından. Tanrı Zeus ise Truva savaşını İda’dan izleyip yönetmiş… Sarıkız Efsanesi de Kazdağları’ndan günümüze kadar gelmiş, hatta her yıl ağustos ayında Sarıkız ve babasının anısına Sarıkız tepesinde yemekler yapılır.
İşte böylesine zengin bir coğrafya sadece bir kere değil her mevsim gelmeye değer…
Yeşilyurt Köyü’nün taş sokaklarında yürüyün
Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Yeşilyurt Köyü, denizden sadece 3 km uzaklıkta. Zeytin ve badem ağaçlarının arasında adeta saklanmış olan Yeşilyurt Köyü evlerinin karakteristik özelliği, yakınındaki Nusratlı’dan çıkan taşlarla yapılmış olması. Taş evler ve taş sokaklar öyle güzel ki…
İşte İstanbul, Ankara gibi kalabalık şehirlerden gelip ziyaret edenler de köyün bu özelliğine ve havasına vuruluyorlar, hatta vurulmakla da kalmayın eski köy evlerini alıp restore ederek haftasonları köye kaçıyorlar. Kimilerine haftasonu da yetmemiş tamamen yerleşmişler bu güzel diyarlara, sonrasında ise köyün karakteristik dokusuna uyan keyifli cafeler, butik oteller, mekanlar açmışlar…
Köy meydanındaki ulu çınarın etrafında köy kahvehanesi, çeşme, cami ve köy ürünleri satılan dükkanlar sıralanmış. Tezgahlardaki zeytin, zeytinyağı, yörenin şifalı otları ve kapari ile diğer köy ürünlerinden almadan dönmek olmaz… Kapariyi, Yeşilyurt Köyü’nü onbir sene önce geldiğimde ilk kez burada tanımış ve çok sevmiştim. O gün bugün mutfağımdan eksik etmem.
Yeşilyurt; Oğuzların Çepni boyu tarafından kurulmuş bir köy, eski adı Bütük Çetmi. Hemen karşı yamacında ise Küçük Çetmi Köyü konumlanmış. İki kardeşin kurduğu iki ayrı güzel köy…
Meydandaki caminin inşaatında Rum taş ustaları çalışmış, caminin mimarisi de o nedenle kilise ve cami karışımı olmuş. Yıllarca Kazdağları’nın yamaçlarındaki bu köylerde Rumlar ve Türkler beraber yaşamışlar.
Zeus Altarı’ndan Edremit Körfezini izleyin
Kazdağları’nın popüler köylerinden biri de Adatepe Köyü, aynı Yeşilyurt Köyü gibi taş sokakları, butik pansiyon ve otelleri, sanat mekanları ile yerli turistin dikkatini çekiyor. İlyada destanındaki Gargaros bölgesi Adatepe Köyü’nün ta kendisi. Antik çağa kadar uzanan bir tarihi var köyün. 1989 yılında sit alan edilen Adatepe Köyü’nde yeni yapı yapılmıyor, eski binalar restore edilerek konut ya da otel olarak kullanılabiliyor.
Köy meydanına daha gelmeden sağ taraftaki bir tabela; Zeus Altarı 700 mt. Ormanın içine doğru patika yolu tırmanışa başlamıştık ki solumuzda Adatepe Köyü’nü uzaktan seyretme imkanı yürüyüşün bonusu oldu.
700 metre boyunca çam kokuları, temiz hava, mavi gökyüzü, bulutlar sık sık durmamıza sebep. Patika yolun sonunda ise bir kayaya oyulmuş merdivenlerle çıkılan Zeus Altarı ( sunak) … Truva savaşını Zeus işte tam da buradan izlemiş ve yönetmiş. Çanakkale Savaşına katılan Erdem Dede’nin yatırı da yine burada.
Edremit Körfezi’nin en güzel izlendiği yer Zeus Altarı’ı olabilir mi?
Mıhlı Çayı’nı görmeden dönmeyin
KazDağları’nın güzel köyleri nasıl ki gizlenmiş, işte Mıhlı Çayı da aynen öyle. Zeytinliklerin arasından ilerlerken önce kaybolduk hissini yaşıyor insan, sonrasında ise Roma döneminden kalan kemerli Başdeğirmen Köprüsü’ nü görünce yüzünde gülücükler açıveriyor.
Köprünün hemen yanında eski ancak restore edilmiş değirmen binası, köprünün arkasında ise eski su değirmeni. Yaz aylarında Mıhlı Çayı’nın etrafı piknik alanı, suyu ise küçük göletlerle doğal bir havuz… Girişi araç ve yaya için ücretli olmakla beraber yazın aşırı kalabalık oluyormuş, şimdi ise mevsim sonbahar ve kimsecikler yok etrafta.
Kaz Dağlarında konaklama
Yılın oniki ayında da görülesi olan Kaz Dağları’nı ve çevresini gezmeyi düşünenler gerek Yeşilyurt Köyü’nde gerekse Adatepe Köyü’nde butik otel ve pansiyonlarda konaklayabilirler. Ben Yeşilyurt Köyü’ndeki İda Taş Konak ‘da kaldım.
Bir yanda Edremit Körfezi günün ilk ışıkları ile aydınlanırken, bir yanda zeytin, incir, çam ağaçları belirginleşmeye başladı. Sabah güneşin doğuşunu odamın balkonundan huzurla izledim. Özenle hazırlanmış kahvaltıyı bahçede mis gibi bir havada yaptım. Bu kadar pozitif enerji tüm gün yetti de arttı bile.
Kaz Dağlarında ne yemeli?
Yeşilyurt ve Adatepe Köylerinin meydanlarında köy kahvaltısı ve öğle yemeği için bir kaç cafe alternatifi mevcut. Zeytinin ve zeytinyağının, doğal otların bol olduğu bir coğrafyada tercihim her zaman sebzeden yanadır. Mevsim yaz ise kabakçiçeği dolması da menüde yerini alıyor. Ancak bir de manlama yapıyorlar ki gerçekten çok leziz, tatmasam olmazdı. Kıymalı gözleme küçük küçük doğranıyor ve üzerine mantı gibi tereyağ ve yoğurt sos dökülüyor.
Kaz Dağları’na nasıl gidilir?
Havayolu firmalarının kampanyalarını takip ederek Edremit Havalimanı’na ucuz uçak bileti bulabilir, sonra da araç kiralayarak Kaz Dağlarını ortalama 2-3 günde gezebilirsiniz. Ya da Küçükkuyu’ya otobüs ile gelerek oradan köylere minibüs ile ulaşmanız mümkün. Ama otobüs, minibüsle uğraşmak istemiyorsanız ( çocukla geziyorsanız bu biraz zor olcaktır) tüm bu bölgeyi kültür turları ile de gezebilirsiniz.
5 yorum
Zengin bir yazı olmuş detaylara önem vermeniz bir o kadar güzel. elinize sağlık devamını bekliyoruz 🙂
Yöre zengin ve güzel olunca ilham verici öğeler de çok oluyor 🙂 Teşekkür ederim…
Çok detaylı ve güzel bir anlatım olmuş , elinize sağlık. 🙂
Kaz dağları çok harika anlatmışsınız. Süper makaleydi. Teşekkürler.
Ben teşekkür ederim 🙂