Kazablanka, Kuzey Afrika’nın Atlas Okyanusu kıyılarında, Fas ‘ın en büyük ve önemli bir liman kenti, dillere destan “Kazablanka” filmi ile de bir çok kişinin görülmesi gereken şehirler listesinde…
Kazablanka’ya Türk Hava Yolları ve Fas Hava Yolları ile direkt uçulabiliyor, ben uçuş millerimi kullanarak Türk Hava Yolları ile uçtum. Yaklaşık 4,5 saatlik bir yolculuk sonrası uçağımız Kazablanka’ya indi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Fas’a vizesiz seyahat edebiliyorlar. Halkın dili Arapça olmasına rağmen devlet dairelerinde Fransızca kullanılıyor, ama sokaktaki vatandaş da Fransızcayı ana dili gibi konuşuyor. Fas’ın çöle yakın iç kesimlerinde Berberi dili de kullanılıyor. Seyahat boyunca biz İngilizce Faslılar ise Fransızca konuşarak beden dili anlaşıverdik 🙂
Başkent Rabat , mavi şehir Chefchaouen’e, turistlerin yoğun geldiği Agadir, ülkenin iç kesimlerindeki Marakeş, Meknes, Fes gibi önemli şehirlere Kazablanka ‘ya uçarak ulaşmak mümkün, ülkenin ekonomik başkenti gibi . Bu nedenle de şehirde gezilecek görülecek çok önemli yapılar bulunmamakta.
Hasan II Cami , Kazablanka ‘nın en önemli yapısı. Okyanusun kenarında yapılan camii dünyanın 3.büyük camisi ,25.000 kişinin aynı anda ibadet edebildiği caminin yapımı 7 sene sürmüş, 210 mt.lik minaresi ile dünyanın en yüksek minaresine sahip . Ayrıca açılır kapanır çatısı da yapıyı ayrıcalıklı kılıyor. Cami Müslüman olmayan ziyaretçilere de açık. Taksi şoförümüzün verdiği bilgiye göre; dönemin Kralı her aileden belli bir tutarda para toplayarak yaptırdığından halkın antipatisi oluşmuş.
Kazablanka Limanı, dünyanın en büyük yapay limanları arasında, Fransız sömürüsü sırasında yapılmış.
Okyanus kıyısı surf için çok uygun, Kazablanka da dahil olmak üzere tüm sahil kentlerinde surf yapanlara sıkça rastlamanız mümkün. Şehrin eski yerleşim yerleri 1755 yılındaki Portekiz depreminden etkilenerek aynı zamanda yerle bir olmuş, şehir 1800 lerde yeniden kurulmuş. Daracık sokaklarda yürümek keyifli. Binaların kapıları hep gösterişli ve büyük, duvarlar ise rengarenk canlı renklerde. Souk denilen pazarlar dolaştığımız yerler arasında idi. Pazarda gördüğümüzde de anlamıştık zeytin ve narenciye üretiminin ülke tarımında önemi olduğunu, oteldeki açık büfe kahvaltı reyonunda zeytin çeşitleri taze sıkma portakal suyu ( ekstra ücret ödemeden ) bol miktarda idi.
Rick’s Cafe, Ingrid Bergman ve Humphrey Bogart ‘ın başrollerini oynadığı ve 1943 yılında Oscar kazanan Kazablanka filminin çevrildiği mekanlardan biri ve şehrin popüler yerleri arasında. Cafede hala filmin müzikleri çalınıyor, filmden bölümler gösteriliyor.
Akşam yemeğimizi otantik bir restaurantta yemek istedik, otelin resepsiyonundan aldığımız tavsiye ile gittiğimiz restoran kurban bayramı nedeniyle kapalı idi, sonra baktığımız diğer iyi mekanlarda da durum aynı olunca Hyatt Regency Hotel ‘e gittik. Geleneksel Fas mutfağı meze türleri Türk mutfağına benziyor, tajin ( toprak kapta pişirilmiş geleneksel etli sebze yemeği), kuskus ( bildiğimiz kuskus makarna) yedik, şarap içtik. Damak tadımıza uygun yemeklerdi. Yerel kıyafetlerle saz heyetini ve folklorik dans grubunu izledik , ödediğimiz ücret Türkiye ile mukayese edildiğinde çok daha makul idi.
Fas’tan ne alınır ?
- Deri çanta , terlik vb. deri aksesuar,
- El dokuması Fas halıları kök boya ve motifleri ile dünyaca ünlü,
- Gümüş eşya, takı
- Argandan yapılmış krem, şampuan ve bakım ürünleri
- Safran
- Jellaba, Faslıların giydiği uzun ve bol yerel kıyafet
Öneri:
- Faslıların mesafe ve zaman kavramına güvenmeyin, 300 mt. yürüme mesafesinde olan bir yer için taksiye binmenizi önerebilirler.
- Herşeye pazarlık yapın, genellikle çift kat fiyat veriyorlar, pazarlığı iyi yaparsanız %60-%70 bile iskonto alabilirsiniz.
- Taksi çok ucuz ancak taksimetre açmayıp kafasın göre bir ücret isteyebilir taksici. Binmeden önce net öğrenin.
- Nane çayı için, tajin yiyin.