Yunan Adaları listeme bu yıl bir yenisini daha ekledim: Samos… Ulaşım kolaylığından ve fazla popüler olmayışı nedeni ile tercih etmiştim ama beklediğimden fazlası ile memnun ayrıldım, hatta doyamadım diyebilirim.
Samos, Yunanistan ile Türkiye’nin kapıda vize anlaşması yaptığı sekiz adadan biri. Bizdeki adı Sisam olan Samos, Kuşadası’ndaki Dilek Yarımadası Milli Parkı’nın hemen karşısındaki ada… İyi bir yüzme performansı ile geçilecek kadar yakın, yaklaşık 1-1,5 km. Milli Parkın denizi bana göre Türkiye’nin ilk 10’una girer temizlik ve keyif açısından… Bakalım Samos tarafı nasıl?
Mavi,yeşil ve huzur var bu adada
Yunan Adalarının çoğunu gördüm diyemem ama Samos inanılmaz derecede bakir ve yeşil. Dağ tepe orman… Adanın doğudan batıya uzunluğu 45 km, adanın orta bölgesi ise yüksek ve tepelik… Batı kıyılarında ise yerleşim yok denecek kadar az. Samos’un merkezi adanın doğusundaki Vathi, burası adanın aynı zamanda en büyük yerleşim yeri.
Bir Yunan Adası ancak bu kadar sakin olabilir, Türkler gelmeyince ada resmen boş, sevinelim mi üzülelim mi… Siesta saatlerini geçiyorum, sakinlik çok güzel de akşamları insan birazcık hareket bekliyor:) Sahil boyunca yürüyen az sayıda insan, kafelerde restoranlarda yine az sayıda müşteri. Esnafla konuşuyorum, onlar da memnun değil bu durumdan, bizim kıyıları soruyorlar ” sizde işler nasıl” ama Türkçe 🙂
Samos, Kuzeydoğu Ege’deki bir çok Yunan Adası gibi 1453 yılında İstanbul’un fethinden sonra Osmanlı yönetimine geçmiş, uzun yıllar Hristiyan bir vali tarafından özerk olarak idare edilmiş olan ada 1912 Balkan Savaşından sonra Yunanistan topraklarına dahil olmuş. 500 yılı aşkın Osmanlı toprağı olan adayı gezerken Osmanlı ya da Türklere dair bir yapı göremedim maalesef.
Samos kenti, denize dik inen dağın yamacına kurulduğundan sokaklar da çoğunlukla yokuş yukarı… Kimi yerde araç trafiği tek yön. En güzeli arabayı uygun bir yere park edip, ikindi vakti sokaklarda yürümek. Taş binalar, zeytinyağlı yemek kokuları, dantel örtüler çok tanıdık 🙂
Aslanlı Meydan, Samos’un en meşhur meydanı. Etrafı palmiyelerle çevrili meydanın ortasında ise mermerden bir aslan heykeli bulunuyor. Heykel, 1930 Yunanistan’ın bağımsızlık savaşına atfen yapılmış. Meydanın arkası alışveriş dükkanlarına çıkıyor, çevresinde ise cafeler konumlanmış. Akşam üzeri güneşin denizin üzerinden batışını izleyebileceğimiz en güzel noktaya gidiyoruz. Samos’tan Gagou plajı yönünde bir kaç yüz metre yürüyüş yapınca oturacak bir yer de buluyoruz, sessiz, sakin ve muhteşem bir günbatımı izliyoruz.
Akşam yemeği için otelimizden bir kaç mekan önerisi aldık ama bize özellikle Samos merkezdeki Garden Taverna’ya gidin dediler, biz de öyle yaptık. Ana caddeye paralel sokakta yönlendirme tabelalarını takip edince sevimli bir bahçeye geldik. Canlı müzik yapılan tavernada neredeyse tüm masalar Türk misafirlerle dolu. Garsonun siparişimize müdahale etmesi sonucu kendimizi frenleyebildik, ama eminim ki gecenin en yüksek hesabını ödemekten kurtulamadık. İki kişi için 80 Euro ödeyerek (alkol yok bu arada) ve de son siparişleri iptal ederek ayrıldık Garden Taverna’dan 🙂
Ertesi gün için adayı gezebildiğimiz kadar gezelim diyoruz ve günübirlik bir araç kiralıyoruz otelimiz vasıtası ile. Adayı keşfetmek için araç ya da motor şart. Adanın yolları iyi olmakla birlikte virajı bol, taksi şoförleri gözü kapalı gidiyorlar ama siz dikkatli olun.
Matematikçi Pisagor’un köyü Pythagorion ‘u ziyaret edin
Adanın güneyindeki Pythagorion ( okunuşu Pisagor), Karlovassi ve Vathi den sonra üçüncü büyük yerleşim yeri. Köyden biraz büyük diyebilirim. Vathi’ye 10-12 km mesafede, yani oldukça yakın. Hava sıcak, arabayı park edecek gölge bir yer bakıyorum ama nafile, mecburen ara sokakta bir evin önüne bırakıyorum. Taş parke yollarına adımımı attığım andan itibaren ısındım bu köye, tipik bir Yunan Adası. Dar ve taş döşeli sokakları, çiçekli evleri, temiz ve düzgün bir yerleşim yeri.
Limanda sıralanmış cafe ve restoranlarından ziyade ara sokaklarda serpilmiş üç beş masalık mekanları daha çok sevdim. Hepsi bir tarz, dekorasyona Yunanlılar çok önem veriyorlar ve de yaratıcılar. Limanın karşı tarafındaki Pisagor’un anıtı görünüyor ve ilk önce oraya yöneliyoruz.
Geometri, matematik, üçgen, açılar Pisagor’dan sorulur. Milattan önce 500lü yıllarda yaşamış olan Pisagor “Bir dik üçgenin dik kenar karelerinin toplamı, hipotenüsünün karesine eşittir” demiş ve bugün kitaplara kadar girmiş bu formül. Astronomi, felsefe, müzik, matematik alanında önemli katkılar sağlamış. Her ne kadar Pisagor’un teoremini kendisinden yüzlerce yıl önce Mısır’daki piramit ustaları kullanmış olsa da onlar da Babillerden öğrenmişler, ama sonuçta bilimsel bir formülle Pisagor bu durumu tescillemiş. 2500 sene önce işte bu köyde yaşamış ve bilimsel çalışmalarını yapmış olan Pisagor’un vatanında olmak heyecan verici.
Sokak aralarında gezmeye ara verip sahildeki hoş mekanlardan birinde kahve molası veriyorum. İçimden de ahh diyorum, keşke konaklamak için Vathi yerine Pythagorion’u tercih etseymişim, siz siz olun gelirseniz bu köyde kalın. Denize girmek için yakın çevrede plaj çok, o nedenle tercih edilebilir.
Öğle yemeği için sahildeki balık lokantalarında oturabilirsiniz, fiyatlar gerçekten makbul, Yunan Adalarının hemen hepsi öyle zaten. Buraya kadar gelmişken güneşte kurutulmuş ahtapot, kalamar ya da geleneksel Yunan yemeklerini tadabilirsiniz.
29.08.2018 tarihli güncel ek bilgi:
Kurban Bayramı tatilinde 2 gece3 günlük bir Samos tatil paketi aldım ve Kuşadası’ndan direk Pisagor Limanı’na gittim. Feribot ücreti gidiş – dönüş 45 Euro. Sonrasında ise Samos’un en güzel koylarından olan Glicorisa Beach ‘e sadece 100 metre mesafedeki Glicorisa Beach Otel’e bir taksi ile beş dakikada ulaştım. Otelin odaları deniz manzarası ile Kuşadası Milli Park manzarasına sahip, zaten Türkiye’ye o kadar yakın ki iyi bir yüzücü yüzerek geçilebilir, o kadar mı demeyin o kadar 🙂
Otelin konumu, odaları, kahvaltısı tek kelime ile harika idi. Satın almış olduğum paketin bir de akşam yemeği bonusu vardı ki bu sayede otelden hiç çıkmadan tam bir deniz-kum-güneş tatili yapabildim. Glicorisa Plajı halk plajı olup otele ait olmadığından iki şezlong ve bir şemsiye için günlük 4 Euro ödedim ama inanın değer, çünkü deniz bu plajda akvaryum resmen, balıklarla beraber yüzüyorsunuz, hatta balıklar ayak topuklarımızı ısırdığından plajda ses çıkaran çığlık atan tek grup biz olduk sanırım:)
Çıplaklar plajı da var bakir plajlar da
Kiralık araç temin ederseniz kuzey’deki Karlovassi’den güneydeki Pythagorion’a kadar adanın çoğunu bir günde hızlıca gezmek mümkün, tabi arada yüzme molaları da vererek. Zaten dayanmak ne mümkün, deniz inanılmaz güzel, tertemiz, pırıl pırıl, akvaryum gibi, bir deniz üzerine söylenebilecek tüm sıfatları sıralayabilirim Samos için… Dilek Yarımadası’nın karasal devamı olan Samos’un denizi de aynı güzellikte imiş…
Rüzgarın esintisine göre dalgalı plajları olsa bile bunun keyfi de ayrı… Vahti ‘ye 10 km mesafedeki Kokkari bölgesinde deniz beyaz köpükleri ile vuruyor kıyıya. Dalga sesini seviyorsanız, kitabınızı kapıp bir şezlonga uzanın, bir yandan ufak ufak esinti gelsin teninize bir yandan dalgaların su damlacıkları… Kokkari bölgesi aynı zamanda otellerin, restoranların olduğu küçük bir yer. İsterseniz konaklamanızı bu bölgede de yapabilirsiniz. Avrupalı turistler çoğunla Kokkari’yi tercih ediyorlar.
Karlovassi’den güneye doğru inerken öyle yerler var ki, sabah uyan kendini denize bırak elini yüzünü yıkamak yerine. Deniz çakıl taşlı da olsa az serin de olsa sabah bunu yapmayı çok isterdim. Adanın güneyinde Türkiye karşısındaki Psili Ammos; ailelerin çocuk çoluk gittikleri, çakıl taşı yerine kum ve fazla derin olmayan bir plaj. Ama ben Mikali ‘nin bakir kıyısından denize girmeyi tercih ediyorum. Araba ile gezmenin avantajı işte burada. Nerde istiyordan orada duruyorsun. Bir çok yerde denizin içi kum ancak plajlar ya da denizin girişi küçük çakıl taşlı olduğundan deniz ayakkabınızı kesinlikle yanınızda götürün. Deniz gözlüğünü ve snörkeli zaten söylemiyorum:)
Vathi’nin içinden denize girilmese de merkezden 400-500mt uzaklaşınca küçük küçük kıyılardan denize girme imkanı var. Bu bölgede yazlıklar, evler başlıyor zaten. Deniz daha sakin, dalgasız. Benim kaldığım Gagou Beach deki otelin plajına çevreden gelen turistler de dahil olunca biraz kalabalık oluyor ama bir Bodrum bir Çeşme gibi kalabalık değil, adanın diğer kesimleri ile mukayese ediyorum.
Bu arada ben gitmemiş olsam da adanın en popüler plajları Kokkari’nin kuzeyinde kalan ve yanyana sıralanmış olan Lemonakia, Tsamadou ( nudist plaj ) , Tsambou plajları bulunuyor. Adanın heryerinde birbirinden güzel plajlar var, gerisini siz keşfedin:) Bu arada şezlong ve şemsiye için eğer işletmenin ya da otelin müşterisi değil iseniz ortalama 3-5 Euro arasında ücret ödersiniz, ama dilerseniz havlunuzu çakıl taşlarına serip bu hizmeti almayabilirsiniz de.
Samos’a feribot ile ulaşım
Türkiye’den iki noktadan Samos’a feribot seferi düzenleniyor. Kuşadası ve Seferihisar. Ben Seferihisar feribotu için internetten kredi kartımla gidiş dönüş biletimi aldım; 40 Euro… Bayramda Avrupa’da herhangi bir yere en ucuz uçak biletinin 250-300 Euro civarı olduğunu düşününce feribotla bir Yunan Adasına gitmek çok daha ekonomik geliyor bu durumda…
Seferihisar’da limanda aracı park edip, gümrükten yurtdışı çıkış pulumuzu alıp pasaport kontrolden geçip feribotumuza bindik, yolculuk ortalama 2 saat… Seferihisar’dan kalkan feribot Samos’da Karlovassi limanına yani adanın kuzeyindeki limana gidiyor. Feribotun doluluk oranı neredeyse yarı yarıya, yani ortalama 100 kişi civarında bir yolcu var ki bayramda çok daha fazlası olur diye düşünüyordum.
Kuşadası’ndan kalkan feribot yaklaşık 1 saatte Vathi limanına gidiyor. Yine Kuşadası’ndan Pythagorion limanına da direk feribot seferleri yapılıyor, 1 saat 15 dakika sürüyor yolculuk.
Samos için vize
Feribot inişinde görevliler kapıda vize alacak olan kişileri gruptan ayırıyorlar. Normalde Schengen vizesi olanlar ile yeşil pasaportu olanlar kolayca geçiyor pasaport kontrolden. Adada bir kaç günden fazla kalacaksanız ve vizeniz yetişmedi ise kapıda vize almak o kadar da zor değil, gördüm… Acente, sizin yerinize online vize formu doldurarak gerekli evrakları önceden Samos’a gönderiyor, sonrasında ise pasaport polisine gidip işlemlerinizi tamamlatıyorsunuz, sadece adada geçerli vizenin ücreti 35 Euro. Benim tavsiyem feribot bileti ve vize işini acentaya yaptırmanız, bizzat ilgilendiklerini söyleyebilirim.
Notlar;
- Karlovassi’de indiğimiz yerde kiralık araç bulamadım, zaten seyahat öncesi çok mailleşmiştim ama kiralık oto için ama sonuç alamamıştım. Bizimle birlikte feribottan inen bir çift ile bir taksi tutup Vathy’ye birlikte gittik. Mesafe yaklaşık 30-35 km, süre olarak da 45 dk. Taksiye 50 Euro ödedik, dört kişi paylaştık.
- Otel vasıtası ile günü birlik 40 Euroya araç kiraladık, marketten kiralasaydık 25 Euro 🙂
- Sineksavar fısfısınızı, deniz ayakkabınızı, güneş kreminizi asla unutmayın.
- Feribot biletlerini, kiralık araç işini ve hatta kapıda vize gerekiyorsa vize işini kendiniz değil, bir acente vasıtası ile halledin.
- Samos’a günübirlik giderek sadece Karlovassi’de plajlara takılabilir, hatta dere şelale trekkingi yapıp dönebilirsiniz.
- Vathi limanından Kos, Sakız, Mikonos gibi bir çok Yunan Adasına feribot seferi bulunuyor.
- Samos merkezde ne gündüz ne gece pek bir hareket yok, bunu bilerek gelin…
- Pisagor akşamları en hareketli yer, liman boyunca tavernalar sıralanıyor, konaklamak için de Pisagor çevresi tercih edilebilir.
8 yorum
Çok keyifli bir yazı olmuş. Okur okumaz gidesim geldi 😊
:)) Samos şurası zaten… Ama şimdilik çok popüler değil, sakin…
Pisagor amcayı da matematiği de çok severim. Midilli’den vazcaydık, Samos’a gitmeyi düşünüyoruz bakalım. Yazını 2-3 kez daha okurum, güzel detaylar var Oya’cım. Emeğine sağlık
Samos’u da çok seversin, ben iki defa gittim ve ve deniz harika,Pisagor tarafında kalmanı öneririm…
Oya’cım
Hangi marketten kiralayalım arabayı 🤣 Ciddiyim. Kendi arabamızla feribot geçişi bulamadım; ben mi bulamadım, yoksa yok mu da siz de araba kiraladınız❓
Bi de 2018’de tur tercih etmenin sebebi neydi❓
2018 de tam da ağustos ayındaki kur patlamasından 2 gün önce Kuşadası’ndan bir seyahat şirketi 2 gece konaklama + feribot bileti +bir akşam yemeğini öyle bir kampanya yapmıştı ki biz kendimiz alsak ayrı ayrı yani daha pahalıya geliyordu, zaten tur da sadece otel ve feribot paketinden ibaretti, üzerine akşam yemeği de bonustu bu nedenle seyahat acentasından aldık… Arabayı ilk gidişimde Vahty’de otelden kiraladık ama otele yakın bir bakkalda aynı araç günlüğü 25 Euro idi, bayramda gitmeyeceksen eğer adaya vardığında kolayca bulabilirsin aracı, marketlerin camlarında asılı oluyor rental car levhası… Ayrıca Seferihisar ve Kuşadası’ndan da arabalı vapur yoktu biz gittiğimizde, Kuşadası Anker Travel ile görüş bence, otel feribot araç kiralamalı bir paket yapmış olabilirler…
Çook teşekkürler.
Yine ben 🤗
Ada’da kredi kartı, komisyon, ATM kullanımı nasıl?
Nakit çok çekmeden gidelim, EUR ekstreden öderim diye düşünüyorum.
Burcu selam 🙂 Ben nakit ve kredi kartı kullandım, ATM kullanmadım… Otel ve feribot biletlerini kart ile ödedikten sonra geriye günlük yeme içme işleri kalıyor, bence bu kısmın da yarısı kart ile hallolur, şezlong & taksi & atıştırmalıklar için nakit götürsen iyi olur bence, üç büyük köy dışında atm bulmakta zorlanırsın.